Bir hasret titrerdi solgun dudaklarında..Aslında korkardı bir kuru yaprağın çatlamış suya hasret damarlarında nar olmaktan,lâl olup gözyaşlarıyla avunmaktan.Bir sessizlik boy salardı kıraç toprakların ana kokan avuçlarından.Uzakların hissedilmeyen soluğu boğazına kaçıp yutkunurken son lokmasını ,hayatı gözlerinin önünden karelere bölünerek geçen bir çocukluğun acısıyla sızlardı içi Dur diyemezdi aydınlığa saklanan yalnızlığının karanlık olan güneşine.Ağlarken tebessüm eden gözlerine çölden denizler ateş olup düşerken, bir zemzem serinliğinde ferahlardı safa ile Merve arasında yalnız kalan yüreği.Sürekli tersine döndüğünde hiç durmadan akıp boşalan bir kum saatınde birbirinden koparılan kum tanelerinin hasreti yazılırdı zamanın durdurulamayan hanelerine.Sonunu bilmeden yürüdüğü izlerin içinde kaybolur sahrada damlayan bir su damlasının avuntusuyla aşk’ın kavruk kokusuna adımlarını atardı .
Ümmetti kuldu onun çölde gezinen asil bedeni..Ne aradığını bilmeden arayan değil kendini kaybetmeden bulan yalvarışların tecellisi sığınışın rabbe yakınlığın timsali ismailin annesi örtüsü geceyi örten güzelliği güneşi gizleyen rabbe tefefekkürün karşılığı imtihanın adıydı Rüzgarların eserken incitmekten korktuğu güzelliğin perçem perçem döküldüğü gündüzün ve gecenin örtüsünde bürünen bir kadının yakarışının adı,güllerin efendisine eş olacak ilk kadının filizi
O Hacerdi Çöldeki ilk denizdi
Çöl / deniz isimli kitabın yüreklerde ki mim haliyle yazılmıştır
13/04/2010
duygusalca